6 Haziran 2011 Pazartesi

17.yy'da İngiltere'de Burjuva Devrimi ve Cromwell-Devrimin Tohumları-

Doctor Bastwick
Kral James Stuart
17.yy'ın başlarında Tudor hanedanının sona ermesi ile, İskoçya Kralı James Stuart tahta geçti. Feodal beyler yani lordlar tarafından desteklenen Stuart parlamentoya önem vermeksizin yeni vergiler koydu. Kral şarap, kömür ve demirin üretim ve satışında inhisari imtiyaz hakkını (tekelleşme) eline aldı ve bir süre sonra bu hakkını zengin tüccarlara devretti. Bu tekeller, öncelikli olarak burjuvazi üzerinde derin hoşnutsuzluklar yarattı.Öte yandan Kralın başında bulunduğu İngiliz Anglikan kilisesi Britanya'da çok geniş topraklara sahipti ve bu topraklar üzerinde yaşayan köylülere ağır vergiler yüklenmişti. Anglikan kilisesine ve onun rahiplerine karşı kitaplar yayınladığı için yargılanan ve halkın huzurunda kulakları kesildikten sonra yüzü kızgın demir ile dağlanan Doktor Bastwick, dönemin ne denli bir baskı rejimi ile içiçe olduğunu göstermektedir. Bu tür olaylar yaşandığı sırada Kral I. Charles meclisi dağıttı ve 10 yıl süreyle toplantıya çağırmadı. Sonuç burjuva ve soylu sınıfının derin öfkesi ve krallık iktidarına karşı halk yığınlarının bağrında biriken öfke ve kindi.

İNGİLTERE'DE BURJUVA DEVRİMİNİN BAŞLICA EVRELERİ
Birinci dönem parlamentonun 1640 yılında yeniden toplantıya çağırılması ve iç savaşın başladığı 1642 arasındaki iki yıllık süreçtir. İkinci dönem, sınıf mücadelesinin doruk noktası olan ve 1642'den 1649'da iç savaşın sona ermesine kadar olan dönemi kapsar. Cumhuriyetin ilanı ve kralın idamı ile son bulur. Üçüncü dönemde 1649-1658 arası da protectorat(burjuvazinin askeri diktatoryası) evresini kapsar. Bunu günümüz İngiltere'sinde de devam eden krallık rejiminin yeniden kurulması izler.

1640 yılında kralın keyfi yönetiminin gayretkeş bakanı Stafford'un tutuklanması için parlamento ısrarcı oldu. Lakin bu kralın bakanını koruması yargılamaya engel oldu. Bunun üzerine Londra sokaklarında krallık birlikleri ile halk kalabalıkları arasında silahlı çatışmalar yaşandı, krallık sarayı halk tarafından kuşatıldı ve Stafford yargılanarak idam edildi. Londra halkının bu kaynaşma ve coşkunluğu İngiltere kırsalına da sıçradı. Kırsal kesimde yaşayan ve ağır vergilerle ezilmiş olan halk vergileri ödemeyi reddettiler. Kral gelişen bu durumlar karşısında geri adım attı ve parlamentoya bazı imtiyazlar tanıdı. Ülkede egemen olan kilise kralın denetiminden çıkarılarak parlamentoya devredildi ve bakanların yargılanabilmesi hakkı kazanıldı. Kral 1641'de parlamentoyu silahlı adamları ile bastı ancak muhalif milletvekilleri ki kral onları "kuşlar" olarak tanımlamaktaydı, yuvadan uçmuşlardı. Birçok milletvekili Londra'nın zanaatkar bölgesine sığınmıştı. Ve onları desteklemek üzere kırsal alandan gelen yaklaşık 5 bin köylü ve küçük toprak sahibi Londra'nın çevresinde toplanarak bu politik mücadeleye katılmaktan geri durmamışlardır. Mücadele kırsala sıçramış ve kırsalda şehirdekinden daha hızlı filizlenmişti. Kral son kez geri adım attı. Parlamento bakanları bizzat atama, kara ve deniz ordularını denetleme ve hükümetin iç ve dış politikalarını yönetme yetkisini ilan etti.

Bu noktada küçük bir not düşmek gerekir ki Osmanlı Devleti içerisinde bu atılımlar ne yazıkki gerçekleşememiştir. Belki statükocu devlet anlayışı sebebi ile ilgili görülebilir ancak Osmanlı bu tür sancılı süreçleri ancak 1908 Meşrutiyeti ile kazanabilecekti nitekim bu kazanımlarda kısmi kazanımlardır, İngiltere'de yaşananlar kadar derin değişimler değildir.

Okuyucuya Not: Söz verdiğim üzere yazımın ikinci bölümünü finallerimin bitime yaklaşması ile tamamlıyorum. Bu bölümde devrim sürecinin oluşum ve filizlenme aşamasını inceledik. Önümüzdeki bölümde daha heyecanlı savaş sahneleri ile İngiltere tarihinden bir dönem için monarkların nasıl silindiğini inceleyeceğiz.Saygılarımla...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder